insan esreful makluktur siri nedir

İnsan eşreful mahluktur nedemektir, sɪrɪ nedir?

İnsan, eşrefül mahluk yani kainattaki en değerli varlık, yüce Allah’ın  halifesi ve bu sıfatlara sahip olduğunu anlatan ayetler yüce Allah insanı  nasɪl en güzel bir şekilde yarattɪğɪnɪ, ve yarattɪğɪ bu varlɪğa neden üstün ve şerefli bir varlık olarak ruh verdiğini anlɪyalɪm yüce Allah ne buyuruyor anlamaya çalışalım. Kelimullah olan Kur’an-ı azimüşşan ( şani yüce olan kurani kerim)

Kutab-ul İlmi biraz okuyalɪm ve anlamaya çalɪşalɪm inşallah.Tin Suresi ayet 4: لَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنسَانَ فِي أَحْسَنِ تَقْوِيمٍ  “   Biz insanı en güzel bir şekilde yarattık.” Bu ayeti kerime de açık bir şekilde anlaşılıyor ki yaratılan varlıklar içerisinde en değerli varlık insandır yani varlıkların içerisinde en güzel sıfatı insanlara vermiştir.                                                                                                                                                                                                         Bakin anlatɪklarɪmɪzin ne kadar doğru ve gerçek olduğunu Kur’an-ı kerim bize nasɪl ɪspatlɪyor.

Gerçek ilim sahibi, hakkı temsil eden en değerli varlık ünvanına sahip olan insandɪr!

Demek ki herşeyi daha iyi anlamamɪz için ilim öğrenmeye ihtiyacɪmɪz vardɪr çünkü insan bu kadar ağɪr yük,büyük görev ve sorunluğu taşɪyabilmesi için ilim lazɪmdɪr.                                                                                                                                                                                                                        Evet insan en güzel bir şekilde yaratɪlmış, insana ilim, irfan ve hikmet verilmiştir, verdiği ilim ile kainattaki bütün varlıklara öğretmen veya eğitmen sıfatı ile şerefli bir varlık olduğunu ɪspatlamɪştɪr.

Adem a.s.'ɪn yaradılışı ve Adem’e verilen ilim ve hikmet ile, yukarıda anlatɪklarɪmızı tamamen ɪspatlamaktadɪr.                                                                Adem a.s, cin ve meleklere imamlık ve öğretmenlik yapmıştır, yani cin ve meleklerin bilmediklerini kendilerine yüce Allah’ın emri ile öğretmiştir.

insanlarin cin ve meleklere veya diğer varlıklara ilim öğreten bir varlık olduğunu anlamak için Kur’anɪ Kerimi biraz daha okuyalım.                                       Bakara Suresi 33: قَالَ يَاآدَمُ أَنْبِئْهُمْ بِأَسْمَائِهِمْ فَلَمَّا أَنْبَأَهُمْ بِأَسْمَائِهِمْ قَالَ أَلَمْ أَقُلْ لَكُمْ إِنِّي أَعْلَمُ غَيْبَ السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضِ وَأَعْلَمُ مَا تُبْدُونَ وَمَا كُنْتُمْ تَكْتُمُونَ  Yüce Allah Adem’e, “Ey Adem, bunlara o nesnelerin adlarını bildir” dedi. Adem, meleklere bütün nesnelerin isimlerini bildirince Allah, onlara;

“Ben size, göklerin ve yerin bütün gizliliklerini, ayrıca sizin bütün açığa vurduklarınız ve içinizde sakladıklarınızı bilirim” dememiş miydim?  Evet, kɪsa bir tekrar bu ayeti kerime bize yüzdeyüz ɪspatladı ki, insan bilgisi, aklı ve sıfatı ile,yaratılan bütün varlıklara,ilim öğretmiş ve onlardan üstün bir varlɪk olduğunu ɪspatlanmɪştɪr.

Peki bu kadar değerli olan insan, Yüce Allah’ın bu kadar değer verdiği varlık nasıl oldu da o makamdan başka bir makama indi.

Evet  övünmekle bitiremediğimiz insan  bu duruma nasɪl geldi bu sorunun cevabını öğrenmemiz için şuanki toplumun yaşam şekiline iyi anlamamɪz lazɪm ki .

Toplumun yaşama şekline baktığımızda neyi görüyoruz?

Evet diyoruz ki ne zaman, insan yaratılış gayesini unuttuysa, işte o zaman  geldiği yeri ve bulunduğu konumunu da unutuyor, geldiği yeri ve konumunu unutan insan aşağilarin en aşağisinin altina düşen insandir işte ozaman  inatçı cebelleşen bir varlık olur çünkü yaradılış gayesini unutan insan yüce Allah ile ipini ve ilişkisini koparan insandır.                

Yaratılış gayesini bilmeden yaşɪyan insanlar dünyada daha fazla mala ve mülke sahiplenmek için verdiği mücadeleden dolayi, kin, nefret, hɪrs, inat yani kɪsacasɪ başarmak için herşeyi yapar ve herşeyide kendisine mubah görüyor yeterki başarɪlɪ olduğunu ɪspatlasɪn.

Çünkü yüce Allah ile ilişkisini kesen, nefsinin kölesi olan insandɪr  yüce Allah’ın emrine riayet etmeyen insandɪr Allah’in emrine riyayet etmiyen insan Allah’ɪ inkar eden insandɪr nefsinin esiri olan insanlar için bakɪn yüce yaratan ne buyuruyor. Tin Suresi ayet 5:ثُمَّ رَدَدْنَاهُ أَسْفَلَ سَافِل”Sonra onu aşağıların en aşağısı kıldık”Yaradılış gayesini bilmeden yaşıyan, insan bu dünyaya niçin geldiğini bilmiyen insandɪr yüce Allah’ı da unutmuştur her kimki  yüce Allah’a kendisini unuturmak istediyse onun emrinede riyayet etmeden yaşɪyor demeki. Çünkü yüce Allah Kur’ani azimşanda buyuruyorki siz beni zikir edin bende sizi anayɪm Bakara suresi ayet152 فَاذْكُرُونِي أَذْكُرْكُمْ وَاشْكُرُوا لِي وَلَا تَكْفُرُونِ .”O halde siz beni hatɪrlayɪn ki ben de sizi hatɪrlayayɪm bana şükredin sakɪn nankörlük etmeyin”. Evet ayeti kerimede rahatlɪkla anlɪyoruz yüce Allah’ɪ anan kim olursa olsun Allah onu anɪyor ve Allah’da onunla birlikte oldugunu söyliyor.  Hayatta gayesi olmayan insanlar, bir nehir üzerinde akıp giden saman çöplerine benzerler, onlar gitmezler, lakin suyun akışına kapılɪp gidiyorlar. Tekra başa geliyoruz yaradılış gayesini bilmeden yaşıyan, insan. Bu dünyaya niçin geldiğini bilmeyen insandɪr. Ve Yüce Allah'ı da tanımamıştır. işin korkunç tarafɪda bu, Bakɪn yüce Allah’ɪ tanɪmayan  bu tür insanlarɪn, iddiası'da ne çirkin ve nede korkunçtur, Allah’ɪn ilmi konusunda Herhangi bir meselede bilgisi olmadığı halde, korkunç bir mücadele veriyor sanki gerçek müslümanlar onlarmiş gibi bir çaba icerisindedirler, ve gerçek bir alim gibi konuşuyor. sosyologdur, ama sosiyal yaşamɪn ne olduğunu bilmez.                                                                                                                                    Doktordur ama tib ilminin ne oldugunu bilmez. Piskologdur ama pedegojinin ne olduğunu bilmez.                                                                                       Dindardir ama fatiha süresini bile doğru dürüst okumasɪnɪ bilmez, yani kɪsacasɪ kulaktan dolma bir kaç kelime ile kendisini kandɪrdɪğɪ gibi bir başka insanlarɪda kandɪrmaya çalɪşɪyor. 

mideyi doyurmak için öğrendiği ilim ile kendi nefsine reva görduğü veya helal saydɪğɪ şeyleri bir başkasɪnɪ da teşfik ediyor.                                             Kɪsacasɪ yüce Allah'ın ilmi ve hükümu konusunda, hiç bir ilme ve bilgiye sahip olmadığı halde,                                                                  

Allah'ın adı ile hükümler veriyor. Hak kendisinden olduğunu ɪspatlamak için daha çok mal ve mülke sahip olmak için mücadele ediyor.                                                                                                      

Çünkü onun bildiği ilim güç kuvvet ve kudret mal ve mülk sahibinin yanɪdadɪr diyor, güç ve kuvvetin olduğu yerde hakimiyet ve herşeye hükümetmek ordadɪr diye inanmɪştɪr ve inandɪrmaya çalɪşɪyor.                                                                                                                  

Evet Bu konuda kendisini inandɪrdɪğɪ gibi başkalarɪnɪda inandɪrmaya çalɪşɪyor. Bundan dolayıdır ki yüce Allah, onları aşağıların en aşağısı kıldık diyor. Ne vahimdir degil mi.!

Ya Rabbi! Sen bizi yolunu şaşırandan uzak tut, Ya Rabbi bize merhamet et.